Türk aile yapısında sık duyduğumuz bir şikayet: Kocalar bebek bakımına yardım etmiyor. Kendi çocuğunu bir kez bile kollarına alıp uyutmamış, bir kase yoğurt yedirmemiş, alt bezini değiştirmemiş babalar var. Bizim çilekeş anne de bloglarda, sosyal medyada çocuğunu slingde taşıyan, karısına kahve yapan, haftasonları keyif uykusu yapmasına imkan tanıyan babalara gıptayla bakıyor. Kocası yardım etmeyen kendisi gibi talihsiz anneleri çevresine toplamış, ağlanıyor da ağlanıyorlar…
Zaten “yardım etme” kelimesi başlı başına arızalı bir kelime. Bana göre yardım etme kelimesi şunu çağrıştırıyor: Çocuğa bakmak kadının esas sorumluluğumuş da erkek de ona yardımcı olan bir kişi konumundaymış gibi. Hani erkek yardım edebilir de, etmeyebilir de… Kadının işi mecburi, erkeğinki ise opsiyonel.
Kusura bakmayın biraz sert bir giriş oldu. Niyetim kimseye laf etmek değil. Ancak bu işte bir terslik var gibi geliyor. Hani Çin işi Japon işi bunu yapan iki kişiydi? Bazı erkekleri çocuk doğduktan sonra etkisiz eleman haline getiren nedir?
Bu yazımda çocuk bakımında işbölümü yapmayan koca tiplerini bir bir inceleyeceğim. Gerçekçi bir inceleme olacak bu. Yazdıklarım bazılarının işine gelmeyebilir, bazılarına da ağır gelebilir. Ancak sosyolog değilim ve bu da oldukça subjektif bir değerlendirme. Genel olarak değişmek istemeyen insanların asla değişmeyeceğine inanıyorum. Değişmeye eğilimli insanlar için de bazı taktiklerim var. Türüne göre kocalara nasıl yaklaşacağımızı bilelim…
Maço Koca
Kocanız diğer tüm konularda son derece demokrat ve yardımsever de bir tek çocuk konusunda mı size yardım etmiyor yani. Çocuğun bakımında erkeğin rolünün tohumu vermekle bittiğini düşünen, egosu yüksek, dediği dedik, maço bir tiple evlendiysen, yaptığın her hareketle onun egosunu besliyorsan kabahat kimde? Zorla mı evlendirdiler seni? (Öyleyse cidden üzgünüm)
- Uygun taktik: Öncelikle geçmiş olsun. En zor koca tipine sahipsin. Maço kocaları çocuk bakımına yardım ettirmek deveye hendek atlatmaktan zor olabilir. Beklentilerini gerçekçi tutacaksın. Bu tip koca empati yoksunudur. Seni anlamaz. Bu yaştan sonra da kendi istemediği sürece değişmez. Olduğu gibi kabul edeceksin. Bu tip kocaya sahipsen sana yardımcı olması konusunda konuşmayı deneyebilirsin. Ancak muhtemelen işe yaramayacaktır. Yardımı başka yerlerde ara. Mesela kayınvalidenle aran iyiyse onun vasıtasıyla kocanı işbölümü yapmaya ikna edebilirsin. Bu konuda da söylenmekten vazgeç. Hem boşuna zaman kaybı hem de senin enerjini tüketmekten başka bir işe yaramaz.
Yorgun Koca
Sen evde çalışıyorsun, kocan da dışarıda. Kendi rızanla evde oturmayı kabul etmişsen bunun bazı getiri ve götürüleri de elbette olacak. Kocan stresli bir işte çalışıyorsa eve geldiğinde çocuğun bakımıyla ilgilenmek istemeyebilir. Elbette hem çalışan hem de çocuğun bakımında yardımcı olan babalar da var. Ama hem işte hem de evde çalışmanın yıpratıcı bir durum olduğunu kabul etmek gerek. Bir baba sorumluluk sahibi ve iyi niyetliyse çocuk sahibi olmak muhtemelen ona ilave bir stres getirmiştir. Bu tür erkeklerin kafası şöyle çalışabilir: “Evde para kazanan sadece benim. Çocuğumuz olduktan sonra ona iyi bir gelecek sağlamak için işimi korumam daha büyük bir önem taşıyor. O nedenle daha çok çalışmalıyım.” Eğer senin en çok yardıma ihtiyacın olan dönemde anlam veremediğin bir şekilde kocan daha çok çalışıp evi ihmal etmeye başlamışsa nedeni bu olabilir. Yorgun kocaların iyi niyetlileri evde de ellerinden geldiğince yardımcı olurlar ama günün sonunda fiziken ve ruhen tamamen bitmişlerdir. Yorgun kocaların maço olanlarıysa en kötü kombibasyondur.
- Uygun taktik: Kocanla konuş. Kocan yorgun ama anlayışlı tiplerdense, “Gün boyu dışarıda çalışmasına saygı gösterdiğini, onu anladığını, ancak senin de gün içinde yaptığın işler nedeniyle çok yorgun olduğunu” anlat. Gerekirse yaptığın işleri bir bir say. Hatta daha etkili olmasını istiyorsan bir kağıda yazarak listele. Ardından işbölümü yapmanız gerektiğini ve bu işlerden hangilerini almak isteyeceğini sor. İşbölümü yapasanız hem senin biraz dinleneceğini hem de çocuk yattıktan sonra ortak yapabileceğiniz aktiviteler için daha çok zaman ve isteğin olacağını anlat. Yorgun kocaların maço ve halden anlamayanlarının ise suyuna gitmek en doğrusudur. Eve geldiğinde özenli bir şekilde sofrası hazırlanmış olsun. Karnı doysun. Bu çok önemli. Ardından tatlı dille çocukla 1 saat kadar oynamasını isteyebilirsin. Bu kocalara bazen şok yöntemi de işe yarayabilir. Haftasonu bir gün annenin rahatsızlandığını söyleyerek evden git. Bütün bir gün boyunca evde çocukla ilgilendikten sonra işin zorluğunu belki kavrar.
Üşengeç Koca
Sadece çocuk bakımında değil, hayatın her alanında üşengeç tiplerdir bunlar. Bir bardak suyu bile almaya halleri yoktur. Elde TV kumandası, uzandıkları koltukla birleşmişlerdir. Küçükken anneleri tarafından paşa muamelesi gören erkekler büyüdüklerinde genellikle bu gruba dahil olur. Ona bir iş yaptırmaktansa kalkıp kendin yapmayı tercih edersin. Zamanla onun yerine yaptığın ufak tefek işler senin görevine dönüşür. Şimdi eğri oturup doğru konuşalım. Onun yapması gerekn işleri üstlenerek geçmişte ona paşa muamelesi yapan annesinin yerini almış olmuyor musun?
- Uygun taktik: İlk olarak eğer kocana paşa muamelesi yapıyorsan bunu hemen (ya da azaltarak) bırak. Doğru zamanda (en önemli maç izlenirken değil) üşengeç kocanı karşına alıp, çocuk bakımının ne derece zaman alan bir iş olduğunu anlat. Eğer bakımı beraberce yaparsanız birbirinize ayıracağınız daha çok zaman olabileceğinden dem vur. Çocuk bakımının eğlenceli yanlarının da olduğunu ve tüm gün koltukta uzanmakla bu eğlenceli anları kaçırdığını anlat.
Korkan Koca
Bebeğin bakımına yardım etmek isteyen ama bebek bakımı konusunda fikri bile olmayan koca tipidir. Çocuğu kollarına almaktan ödü kopar, yanlış bir şekilde tutup da inciteceğini düşünür.
- Uygun taktik: Bu işin bir takım işi olduğu fikrine onu alıştırmalısın. Bebeği ondan başka hiçbir erkeğin aynı şefkat ve ilgiyle tutamayacağını söyleyerek babalık gururunu okşa. Bebek bakımında senin de fazla bir tecrüben olmadığına, ama, beraberce çalışarak bu konuyu çözeceğinize inandır onu. İlgiyle yaptığı hiçbirşeyin hatalı olamayacağını, bebek bakımında beraberce kendi doğrularınızı bulacağınızı söyle.
Bezdirilen Koca
Şaka değil. Gerçek. Bir de bu tipler var. Çocuğunun bakımına yardım etmek isteyen ama sürekli anne tarafından bezdirilen koca bu. “Çocuk öyle tutulmaz… Onu mu yediriyorsun? Çocuğa bu giydirilir mi? şeklinde sürekli babayı eleştiren çok bilmiş eşlere sahip bunlar. Kocasından yardım isteyen ama bebeği teslim ederken de adeta bir çocuğa dikte edermişçesine madde madde ne yapılması gerektiğini söyleyen kadınlar… Çocuk bakmayı bir zevk olmaktan çıkarıp, hata yapınca sonuçları korkunç olan bir iş haline döndürenler… E insanın da bir sabrı var. Bir süre sonra iyiniyetle yapılmaya çalışılan yardımlar bir sıkıntıya dönüşürse o adamın daha fazla yardım etmesini beklemeyin.
- Uygun taktik: Çeneni tut kardeşim. Eğri tutulmaktan ya da yanlış giydirilmekten dolayı çocuğunuza birşey olmaz. Hem yardım isteyip hem de yapılan yardımı beğenmemek de nedir? Kocanı eleştirmeden önce kendine bir özeleştiri yap. Kocan çok kritik bir konuda hata yapıyorsa elbette uygun dille söyleyeceksin. Ama iyi niyetle yardımcı olmaya çalışan adamın da önemsiz detaylar için kafasını ütüleme.
Son Söz
Şu cümleleri kafana yaz:
- Bebek bakımı annenin asıl görevi değil. Eşle beraber yapılması gereken bir iş. Önce bunu kendini inandır. Kendini buna inandırmazsan, her işi üstlenir ve kendini süper anne sanırsan yorulmaya mahkumsun.
- Kocan bebek bakımında işbölümü yapmıyorsa nedenleri doğru değerlendir. Çok mu yorgun? Yoksa sadece üşengeç mi? Ya da iflah olmaz bir maço mu? Tüm erkeklere aynı şekilde yaklaşmak doğru olmaz. Uygun taktiği kullan.
- Kimi zaman sorun sende olabilir, Özeleştirini yap. Gerekirse huylarını değiştir.
- Maço erkek örneğinde olduğu gibi, bazen ne yapsan da işe yaramaz. Bu tür evlilikler için çocuk bakımında magazin dergilerinde önerilen modern fikirleri uygulamak şaka gibidir. En iyi ihtimalle kocanın seninle dalga geçmesiyle sonuçlanır. Değiştiremeyeceğin durumları olduğu gibi kabullen. Şikayetlenip durma. Yardımı başka yerlerde ara. Belki bir gün değerin bilinir.
Aslında günümüzde durum daha iyi. eskiden hiç yoktu.
Katılıyorum. Erkekler her nesilde biraz daha modernleşiyor. Ancak eski kafalıların sayısı da azımsanacak gibi değil…
Çocuğu olan kadınların şikayeti kendine vakit ayırammktır. Eşi akşam eve gelince bütün gün çalışmış olabilir ama akşamları ve geceleri onundur. 24 saat sana bağımlı birine bakması zordur. Depresyona bile girersn. Kadınlara sorsanız çocuk bakmak mı? iş mi? diye çoğu iş der. Gündüzleri çocğn bakımına yardımcı olabilecek yada onu 1-2 saat için bırakabileceğin bi yerler olsa sorun çözülür
Birçok kadın çocuğuna severek bakıyor. Çok haklısınız. Ancak kadınların da nefes almaya ihtiyacı var. Günde 1-2 saatlik bir yardım bile kendimize gelmemize yetiyor. Bu konuda duyarlı erkeklerin olduğunu görmek çok güzel…
Aman Allahım ne kadar şanslıymışım da haberim yok. Gerçi durum alıştırmada. Ben çalışan bir kadınım bu yüzden eşimi sevgiliyken bile iş bölümüne alıştırmaya başladım. Hep ona ev işi sadece bana ait değil’ii aşıladım.
Öncelikle anne adaylarına bir tavsiye: ben eşimle 7-8 aylık hamileyken bebek bakım kursuna gittik burada maket bebekler üstünde uygulamalı olarak alt değiştirmeden banyoya bütün adımları anlatıyorlar. Ben de eşimi tuttum kolundan hep beraber tüm adımları öğrendik.
Bu yüzden Berk olunca hiç zorluk çekmedim. Hem ben ne yapacağımı biliyordum, hem de eşim. O yüzden ben beceremem bahanesini direk olarak eledik.
Alt değiştirme kolik gaz banyo hastalık derken çıkardık buzuyu bir miktar ortaya.
bu arada baba ve baba adaylarına duyrulur: bebekle ilgilenince örneğin alt değiştirken tatlı tatlı konuşmak gibi kurulan iletişimin tadı bir başka 🙂
Berrakcım. Bu özellikle anne adayları için çok faydalı bir ipucu. Bebeğiniz daha doğmadan beraberce kurslara giderek en doğrusunu yapmışsın. Sadece bebek bakımında değil, ev ile ilgili her türlü sorumlulukta çiftler paylaşım yapmalı bence. Bunun da en uygun yolu daha herşeyin başındayken ilişkinin standartlarını oturtmak. Sonradan zorlamayla olmuyor çünkü.
Ağzınıza sağlık.:)
Teşekkürler Duygu
Bir de 2 yaş sonrası baba tiplerini ele alalım lütfen. Çünkü bence çok değişiyorlar. İş yükü azalıyor ama bu defa iletişim yükü başlıyor. Aynı hizada durmak, aynı dili konuşmak çok zor be yaa. Çocukla iyi iletişim kurabilmek için de yine babaya da iş düşüyor, annenin tek başına bilgi yüklenmesi, kafa yorması yetmiyor. Bazen diyorum, keşke hayat “Bugünkü makarna sosunu sen yap”ta mı kalsaydı 🙂
ben bu konuda cok sansliyim.bunda esimin amerikali oluusnun keisnlikle payi yok yalniz ! ben bunun kisiyle alakasi olduugnu dusunuyorum . abim bir turk olarak herzaman bebek bakiminda esinin en buyuk yardimcisi olmustur. babam tam tersiydi ! kayinbiraderlerim bu isin anne tarafindna ustlenilmesi gerektigine inananlardan . oysa esim ile ayni anne ve babaya sahipler 🙂 kayinpederim de cok yardimsever hatta bizlere torun bakiminda yardim etmekten hic cekinmez 🙂
Ben de katılıyorum. Bebek bakımında yardımcı olmak konusunda karakter özelliklerinin payı büyük. Bir adam bebek bakmanın sorumluluğunu eşiyle paylaşıyorsa zaten muhtemelen ev işlerini de paylaşıyorlardır.
baba olarak bebek bakımını sevmiyorum. bebeğimi elbette seviyorum ama ince ilgiyi beceremiyorum ve ağlamasında çabuk sinirleniyorum. git 500 metre çuval taşı deseler daha çok memnun kalırım öyle bir durum.