Her senenin sonunda adettendir, geçmiş senenin bir değerlendirmesini yapmak ve yeni yıldan beklentilerimizi dile getirmek… 2019 yılının sonunda yeni yıl hedeflerimizi düşünürken eminim hiçbirimiz böyle bir yıl hayal etmemiştik. 2020 tüm dünyaya beklenmedik bir hediye getirdi: Tüm dünyayı etkileyen bir virüs: Koronavirüs.
Koronavirüs hayatın hemen her yanına dokundu. Başta sağlık olmak üzere sosyal ilişkilerimizden iş yaşantımıza, aile ilişkilerimizden ekonomiye kadar pek çok alanda etkilerini yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz. Sosyal mesafe, seyahat kısıtlamaları, evde izolasyon, normalleşme süreci gibi daha önce varlığını bilmediğimiz/düşünmediğimiz pek çok kavram hayatımıza girdi. Eğitim de etkilenen süreçlerin başında geldi.
2019-2020 Eğitim Yılının Sonları
Amerika’da koronavirüs’ün eğitim hayatına etkilerini ilk olarak Spring Break yani bahar tatilinin hemen sonrasında yaşadık. Normal koşullarda Mart ayının ortasındaki 1 haftaya denk gelen Spring Break’e kadar okullara normal şekilde devam eden öğrenciler, Spring Break’in sonunda tatilin 1 hafta daha uzatıldığı bilgisini aldılar. Oğlum Can’ın bu habere sevindiğini hatırlıyorum. Öyle ya, 1 hafta daha tatil hangi öğrencinin hoşuna gitmez ki? Bununla beraber 2 haftalık tatilin sonuna doğru okulun açılmasında bir gecikme yaşanabileceği bilgisi verildi ve okul yönetimi bu konuda bir strateji geliştirene kadar eğitime evden devam edileceği söylendi. Öğrencilerin zamanlarını doğru şekilde değerlendirebilmesi için günlük olarak yapmaları gereken ödevlerden oluşan bir program emaille bize ulaştırıldı.
Koronavirüs vakaları Amerika’da tırmanışa geçmeye başladığında okulların açılması konusunda ilk defa şüphe duymaya başladık. Bu arada okul yönetimi sene sonuna kadar eğitimin nasıl yapılacağı konusunda çalıştıklarını ve bize en kısa zamanda bilgilendirme yapılacağını emaille bildirdi. Eğitimin 24 Nisan’a kadar evden devam edeceği ilan edildi. Yapılan değerlendirmelerin sonunda 26 Nisan’dan itibaren öğretmenlerle Google Meets üzerinden her gün 2 saat online buluşmayla eğitime devam edileceği söylendi. Ayrıca SeeSaw adı verilen online bir sistem üzerinden müfredata uygun ödevler verilmeye başlandı.
Can sınıf arkadaşlarıyla beraber haftanın bazı günleri matematik ve fen bilimleri derslerini veren öğretmeniyle, diğer günleri de okuma/yazma ve sosyal bilimler derslerini veren diğer öğretmeniyle online olarak buluşmaya başladı. Cuma günleri de sanat, müzik, beden eğitimi, kütüphane ve “gifted-talented” denilen özel eğitim alan çocukların dersleri online olarak görülmeye başladı.
Ardından okulların kapalı kalma sürecinin 4 Mayıs’a uzadığı bilgisi geldi. Böylece bu sene okulların hiç açılmayacağı resmi olarak ilan edilmese de hemen hemen belli oldu. Artık ödevlere ek olarak öğretmenler dersleri de Google Meets’de online ve SeeSaw’da önceden kayıt ettikleri videolar aracılığıyla işlemeye başladılar. Bu aşamada online eğitime erişimi olmayan çocuklar için kağıt ortamında hazırlanan dersler okuldan teslim alınabiliyordu. Ancak bu eğitim biçiminin ideal olmadığının herkes farkındaydı. Bu nedenle okul “amacın derslerden not almak ya da derslerden geçmek değil, okula katılımın sağlanması” olduğu mesajını çok açık olarak verdi.
Eğitim senesi sonu yaklaşırken elbette son 9 haftanın bir şekilde değerlendirilmesi gerekiyordu. Bu amaçla öğrencilerin en iyi yaptığını düşündükleri ödevlerden bir portföyü Mayıs’ın son haftasına kadar hazırlamaları istendi. Daha sonra bu portföye normaldeki gibi 100 üzerinden sayısal not değil, “geçti-kaldı” şeklinde değerlendirme yapılacağı duyuruldu. Öğrenciler her dersten daha önce başarıyla tamamladıklarını düşündükleri iki tane örnek seçerek portföylerine koydular. Bu ödevleri “Neden bu ödevle gurur duyuyorum?”, “Bu ödevi tamamlayarak ne öğrendim?”, “Bu ödevde zor olan neydi ve bu zorluğu nasıl aştım?”,”Bu ödeve baktığımda neyi daha iyi yapabilirdim?” gibi dört kriterle değerlendirdiler. Böylece sene sonu geldi.
Her sene okulun son haftasında gerçekleşen kutlama ortamı maalesef bu sene olamadı. Seneyi Can’ın öğretmenlerinden gelen ortak bir bir emaille kapadık. Öğretmenlere bu süreçte gösterdikleri sabır ve özveri için çok teşekkür ediyoruz.
2019-2020 eğitim-öğretim yılı sona ererken hepimiz bu süreci tamamladığımız için açıkçası çok memnunduk. Belirsizliklerle dolu bir eğitim yılının sonunda yaz tatiline giriyor olmak hepimize iyi geldi. 2020-2021 eğitim-öğretim yılının neler getireceğini hepimiz merak ediyorduk. Onun yani şu anda içinde bulunduğumuz sistemin detayları da bir sonraki yazıda…