Yeni yıldan beklentileri yazmak adetten olmuş. Sene sonu yaklaştıkça artık bir önceki sene yemin billah söz verilip gerçekleştirilemeyen işlerin tatlı sızısı mı, yoksa tartıya çıkınca “O-ha, dijital tartı senin neyine gerek, yürü kantaraaa!” diye bağıran üç haneli rakamlar mı desem, popolar tutuşmaya başlıyor. 2015’i zaten yaktık, bari 2016 için müthişşş planlarım olsun diyor insan. Ah bir procelerrr, bir etkinliklerrr, bir aktivitelerrr olsun. Şu firmayla işbirliği yapayım, bu işi kotarayım, berikini kündeye getireyim, ötekinin kafasına basıp duvarın ötesinde neler varmış bakayım… Sizi bilmem ama yeni yıl beklentisi deyince be’elee karnımda kelebekler falan uçmaz. Kafamda kırk tilki dolaşır benim, kırkının da kuyruğu birbirine değmez… Misal, bu sabah uyandım, tek göz açık cep telefonunun takvime baktım, hiii ayın 5’i olmuş! Her zamanki müşkülpesentliğimle onu mu dilesem, bunu mu dilesem derken zaman geçiyor. Sahi bu dileklerin gerçekleşmesi için bir eşref saati yok muydu? Acele etmezsem bu sene de treni kaçıracağız diye tutuşup oturdum klavyenin başına…
Bir kere peşinen söyleyeyim, 2016 için sağlık, mutluluk, huzur falan dilemiyorum kardeşim. O eski-romantik dileklerin hükmü kalmamıştır. Zaten bunca senedir Heidi gibi iyilik diledik de ne oldu? Elimizde bir dolap dolusu kuru ekmekle, sene sonunda 10-9-8! diye sayarken bulduk kendimizi… Bu sene yeni yıl dileklerimi son derece gerçekçi ve ulaşılabilir tutmaya karar verdim. Bu taktikle beklentilerimin hepsi gerçekleşeceğinden, 2016 sonunda saadet sarhoşluğuyla defteri kapamak kesin. Eğer size de her sene bir türlü gerçekleşmeyen yeni yıl planlarından tiksinti geldiyse, takılın peşime… Sıkı durun, başlıyoruz…
- Son 20 senedir her yeni yıldan dileğim kilo vermek ve forma girmek… Bu sene çevreme bir baktım, aynı dileği 20 senedir istikrarla sürdüren bir ben varım bir de Antartika’daki kutup ayıları… Hani Cem Yılmaz Fundamentals’da “Neredesin aşkım, burdayım aşkım, şurdasın aşkım, nerdesin aşkım” yapıyor ya, ben de kutup ayılarıyla karşılıklı “Kilo verdin mi aşkım, veremedim aşkım, sen verdin mi aşkım, olmadı aşkım” diye ağlaşıp duruyorum. 2015’de rejime başlamadığım pazartesi (ve rejimi bitirmediğim salı) yoktu. 31 Aralık gecesi koca bir tabak vişneli paydan çimlenip, buzlu Kahlúa’ları birbiri ardına devirirken içsel bir aydınlanma yaşadım. Bunca senedir kilo vereceğim diye bu kadar eziyeti kendime neden yapmışım onu da bilmiyorum, sanırım arkadaş baskısı… Duyan da en iyi arkadaşlarım Gigi Hadid, Alessandra Ambrosio, Miranda Kerr falan zanneder. Sözün kısası, geçen sene tartıda ilk defa 3 rakamlıları görüp, 3 harflileri görmüş gibi olduğumdan bu sene kilo vermekten vazgeçtim. Onun yerine daha gerçekçi olduğunu umduğum, “kalp krizi geçirmeden seneyi tamamlamak” hedefim.
- Sıradaki dileğimiz de temsilcisi olduğum ultra modern anneler sendikasına gelsin. Hani normal doğurdukş 2 sene boyunca emzirdik; kimselere emanet edemeyip, ten teması hesabı slinglerde taşıdık; ilk 3 sene televizyon izletmedik; eğlensinler diye türlü aktivite icat etmekten beynimiz sürmenaj oldu ya, eeee, ne oldu? Sizi bilmem ama ben geçen sene de “ev içinde ve dışında diğer analara örnek olacak erdemli davranışlarımdan ve annelik yolundaki üstün başarılarımdan dolayı” takdir belgesi kazanamadım. Bu nedenle 2016’da annelik deyince Roseanne Barr gibi çıtayı düşük tutmaya karar verdim. Ne demiş Roseanne hatun? “Kocam işten eve geldiğinde çocuklar hala canlıysa görevimi yaptım demektir.” Haydi hayırlısı…
- Bu sene küçük şeylerden mutlu olabilmeyi diliyorum. Cidden! 2016 yılı için seçtiğim küçük şeyler sırasıyla pırlanta, safir ve yakut.
- 2016 senesinde evimin *ok götüren halini bağrıma basmaya karar verdim. Artık öyle halıdan makarna kazımak, buzdolabından çorap çıkarmak, duvarlarım neden tek renk ve desen değil diye hayıflanmak yok. Hem Facebook atalarımız ne demiş “Çocuk büyürken evi temizlemeye çalışmak kar yağmaya devam ederken evin önünü küremeye benzer.” Ne de doğru demişler…

- Paranın dibine vurmak… Bu yaşımıza kadar her sene “Para bir enerjidir şekerim. Çağırmazsan gelmez. Hayatımıza bolluğu, bereketi davet edelim, haydi ommmm!” diyen yaşam koçlarının gazına gelip, tütsüler yakıp, popomuza çimdikler atıp, zihnimizde dolar fişekleri patlayıncaya kadar “Bol kazançlarımız olsun, sağlık ve afiyetle harcamak nasip olsun, dinimiz amin.” diyerek yeni yıla girdik. O enerji var ya, döndü yine başımızda patladı, Ocak ayının sonunu zor getirdik. Artık para konusunda salon kadını kibarlığını bırakıyorum kardeşim. Bereket getirsin diye 31 Aralık gecesi kapıların önünde kırdığınız narlar var ya, işte ayın birinde tüm kapıları dolaşıp o narları ben yedim. 2016 senesi için kazanç hedefim net: Paranın dibine vuracağım arkadaşşş!
Benim 2016 senesi beklentilerim bu şekilde… Gördüğünüz gibi herşey açık ve net! Öyle yalan, dolan, kibarlık, dünya barışı falan yok. Ya sizin 2016 yılından beklentileriniz ne? Yorumlara sağlık, mutluluk, huzur yazan olursa billa affetmem… İyi düşünün ha!
Sağlık huzur mutluluk yazacaktım tırstım 🙂 valla ben 2016 da herşeyden çok deliksiz uyku bekliyorum ve 2016 da nolur artık cocuklarımın sendrom dönemi bitsin ya süper olur 🙂 sevgiler
Çok güldüm eline sağlık Tanla:) uykusuz bir gecenin sabahında iyi geldi sevgiler ?? @bebekveben