Bugün yeni bir yazı dizisine başlıyorum: “Mervin’in Hamilelik Günlüğü“. Mervin’in Hamilelik Günlüğü BebekveBen’in ilk gebelik güncesi olacak. Bu nedenle en az onun kadar heyecanlıyım. Mervin’in hamilelik sürecini en güzel şekilde tamamlamasını ve bebeğini sağlıkla kucağına almasını diliyorum. Ayrıca bu çok özel haftalarda yaşadıklarını bizlerle paylaştığı için çok teşekkür ediyorum. Şimdi sözü fazla uzatmadan sizleri Mervin’le tanıştırayım:
Selam,
Ben Mervin. 30’lu yaşların başındayım. Eşim Ümit ile geçen sene Şubat ayında evlendik. Güneyin sıcacık kenti Adana’ da yaşıyoruz. Evliliğimiz çok taze, çok mutluyuz. Evlenmek isteyen herkese, anlaştığı bir insanla güzel bir evlilik diliyorum.
Aslen biyoistatistikte yüksek lisanslı bir ebe-hemşireyim. Ancak şu anda çalışmıyorum. Eşim Ümit serbest avukat. Geçinip gidiyoruz. Mutluluğumuzu bir bebekle taçlandıralım istedik. Uzun uğraşlar sonunda 6 haftalık gebeyim. Hem bebeğime güzel bir anı bırakmak, hem de gebeliğim boyunca yaşayacaklarımı sizlerle paylaşmak için her hafta (ya da 15 günde bir) BebekveBen’de olacağım.
“Heeyyyoooooo! Sonunda başardık!” dedim hamileliğimi ilk öğrendiğimde. Eşimle birbirimize sarılıp hüngür hüngür ağladık. Ne de olsa 1,5 yıldır tek isteğimiz, tek amacımız bu olmuştu hayatımızda. Gece gündüz tek düşündüğüm, tek hayalim buydu ve artık hayalimize kavuştuk.
Günlerdir adet sancısı çekiyordum, “Olmadı, bu ay da tutturamadık” diyordum kendi kendime. Ama inanın insanın içinde hep bir umut oluyor işte. Herşeye rağmen gittim test yaptırdım ve sonuç HAMİLEYİMMMMMMM…
O kadar beklenmedik bi durumdu ki benim için, nasıl sevineceğimi şaşırdım. Sonucu veren hemşire “Gözün aydın” diyor ama ben anlamıyorum bile. “Şaka yapıyor herhalde” diyorum. Yooo, kadın gayet ciddi. Peki nasıl sevinmem gerekiyor? Çok ani oldu bu. Oleyyy! diye bağırsam mı, ya da hemşireye mi sarılsam acaba? Offff kocacığım nerdesin? Yanımda olaydın da sarılaydım sana. Neyse, ne yapsam acaba diye düşünürken arkadan bi teyzenin sesini duydum. “Ağlama kızım, hayırlı olsun” dedi bana. Ben mi ağlıyordum? Aman Allahım! Evet, sevinçten ağlamaya başlamışım. Farkında değilim. Aferin güzel bebeğim, anneye nasıl sevinmesi gerektiğini göstermişsin bile.
Neredeyse koşarcasına eşimin bürosuna geldim. Vardığımda büroda yoktu. Gelmek üzereydi, ama, zaman geçmiyordu bir türlü. Sonunda kapı çaldı ve eşim geldi. Ağladığım için suratım berbattı ve eşim olumsuz olduğunu düşündü doğal olarak. İçeri girip kapıyı kapattık ve dayanamadım, sarıldım hemen. “Oldu bu defa, oldu, başardık. Bir bebeğimiz olacak!” dedim eşime. Karı koca başladık ağlamaya…
Hamile olduğumu öğrenir öğrenmez bende ne adet sancısı kaldı ne birşey. Yerini başka şeyler aldı hemen. İnanmayacaksınız, ama şimdiden aşermeye başladım. Nasıl mı?
Ömrü hayatımda 1, bilemediniz 2 kez (o da kendimi zorlayarak) balık yemişimdir. Ama kardeşim hamilelik böyle birşeymiş işte. Canım balık istiyor. Duruyorum bekliyorum, bu his belki geçer diye. Yok arkadaş, ciddi ciddi canım balık çekiyor. Eşime söyledim adamcağız inanamadı. Tamam, akşama gideriz dedi, ama, içinden belli ki “Akşama kadar farkına varır. Balıktan vazgeçer” diye geçirdi. Benim fikrim değişmeyince akşama güzel bir balık lokantasına gittik. Hem bebeğimizi kutlamaya, hem de ilk aşerdiğim yiyecek olan balığın tadına bakmaya. Siparişler verildi, balıklar geldi. Eşim hala inanamadı. “Kendini zorlama” falan demeye çalışırken, ben bir daldım balığa… Bıraksanız kılçıklarını bile yiyeceğim. İlk günü böyle atlattık…
Sonraki gün, “Haydi bakalım daha yemediğim neleri yiyeceğim acaba” diye düşünürken, olamazzz bu defa da canım et istiyor. Ama ben hiç ama hiç et sevmem ki… Ne oluyor? İçimde bir canavar mı var acaba? Bu ne iştah böyle? Sevdiğim şeylere aşereydim bari. Ama yok, minik bebeğim anneden et istiyor. Birkaç gün neredeyse kahvaltı dahil etin her türlüsünü yedim. İlk aşermelerimin hikayesi işte böyle.
Geçenlerde “BebekveBen”de Tanla’nın yazdığı “Hamile Kadın Ne İster?” yazısını çok beğenmiştim. İşin ilginci henüz gebe olduğumdan haberim bile yoktu o zaman. Tabii artık hamile olduğuma göre eşim de bunu okumak zorunda. Hemen çıktısını aldım. Beyaz bir zarfa koyup üzerine eşimin adını yazdım. Gönderen kısmına da “minik bebeğimiz” yazdım. Akşam zarfı eşime uzattım. Önce zarfı inceledi, sonra açıp okumaya başladı. Hem okuyor, hem gülüyor.
Bizimki hemen uygulamaya geçti “Hamilelik sana bir güzellik kattı hayatım, eminim çok iyi bir anne olacaksın” dedi. Ama ben yemem tabii bunları. “Neden daha önce söylemedin” falan derken hopppp gözlerim doldu ve başlamadım ağlamaya. Bir de bu var işte ota b…a, her şeye ağlıyorsun…
Sabahları midem bulanıyor, aşeriyorum, sürekli ağlıyorum ama ben hiç bu kadar mutlu olmamıştım. Bir insan 24 saat mutlu olabilir mi? İşte tam olarak öyleyim. Eminim ki bebeğimi kucağıma aldığım an daha da mutlu olacağım… Yazımı hamilelik günlüklerinde adet olduğu üzere, karnımın fotoğrafını sizlerle paylaşarak bitirmek istiyorum. Önümüzdeki haftalarda görüşmek üzere…
evet..”Hamile Kadın Ne İster” yazısını ben de çok beğendim…ama kimseye okutamadan 2.bebek de doğdu:(
Sağlık olsun… Güzel günlerde büyütesin inşallah
Kendi hamilelik anilarim canlandi gerci daha 13 ay gecti ama ustunden cok once yasanmis gibi bazilari ama bulantilar dun gibi aklimda ins. Mervin hn. Cok guzel cok pozitif bir hamilelik gecirir…Bu guzelliginiz bu enrjiniz hep devam etsin saglikli bol bereketli hayirli bebisinizi kolayca vakitlice kucaginiza alin ins.devamindaki haftalarla ilgili yazilari bekliyor olacagim…:)
Güzel dilekleriniz için çok teşekkürler Tuğba hn. Tabii acemilik var biraz . Bebeğinizle mutlu günler diliyorum size…
Allah tamamına erdirsin.Hayırlı uğurlu olur inşallah.
Çok teşekkürler Burçin teyze