Bir üzüntü, bir sevinç

Offffff! bu haftaya kötü başladık. Geçen yazılarımda bahsetmiştim, eşimin kuzeniyle aynı dönemde hamile kaldık. Onun da bebeği kızdı. Dila koyacaklardı bebeklerinin adını. Ama bir aydır devam eden problemler kötü bir şekilde sonuçlandı ve Dila bebek daha doğmadan bizlerden ayrıldı. Bebeğin gidişine mi yanarsın, kuzenimizin haline mi yanarsın… Bütün aile çok kötü etkilendik. Günlerce ağladım, kendime gelemedim. Kuzenime teselli sözcükleri bulamadım. Ne söylenir ki, nasıl teselli edebilir. Eskiden olsa bir sürü laf dökülürdü ağzımdan ama ben de gebe olunca hiç bir şeyin bu acıyı hafifletmeyeceğini anladım. Ne de olsa aynı dönemde doğum yapacaktık. Of, of, of nasıl bir kader böyle…Tanrım sen bütün bebekleri koru.

Güzel kızım gayet iyi, annesinin iştahını iyice açtı. Özellikle akşamları televizyon karşısına geçtiğimde ağzım hiç boş kalmasın istiyorum. Yaklaşık 1kg karışık meyve, yarım kiloya yakın fındık, fıstık ve ceviz karışımı, arada içecekler ve bunların üstüne 2 kase yoğurdu 3-4 saat içinde mideye indiriyorum. Oh yarasın kızıma diyorum ama sanırım daha çok bana yarıyor. Şiştim iyice, yakında davul gibi olurum herhalde. Geçen sabah yataktan kalkarken bacağıma çok şiddetli bir kramp girdi. Kalsiyum eksikliğinden bu tür krampların olabileceğini söylemişti doktorum. Ancak şimdiye kadar bir problem olmayınca aldığım kalsiyum yeterli diye düşünüyorduk. Bundan sonra daha fazla almam gerekiyor. Yoğurt yemekte, ayran içmekte bir problem yok, ama, gebe kaldıktan sonra hiç süt içemedim. Oysa eskiden hergün istisnasız süt içerdim. Artık midemi bulandırıyor. Yeni edindiğim bir bilgiye göre de gebeler için özel sütler varmış, şimdi onu araştırıyorum. Bulabilirsem deneyeceğim, umarım işe yarar.

Sevinçli habere gelecek olursak… Ankara’ya, kuzenimizin düğününe katılmak için arabayla yola çıktık. Yolculuğumuzun başında karnımda bişeyler hareket etmeye başladı, sanki kelebek uçuyor gibiydi. Şaşkınlık mı, sevinç mi ne olduğunu bile anlayamadım, dilim tutuldu. Müthiş bir duygu, nasıl anlatayım ki, 4-5 saniye sürdü. Eşimin elini alıp hemen karnıma koydum, ama, minik yaramaz hareket etmeyi bıraktı. Babası şimdilik hissedemedi. Bir dahaki sefere inşallah. Yolculuğun geri kalan kısmı biraz sıkıntılıydı. Bacaklarım uyuştu, ayaklarım şişti ama düğün çok güzeldi. Kuzenimiz Alper’e ve eşi Sevim’e bir ömür mutluluklar.

Ha bu arada, gebeliğim boyunca hiç yapmadığım bir şeyi düğünde yaptım. Bir kadeh beyaz şarap içtim. Oldum olası çok severim, uzun zaman sonra çok iyi geldi. Merak etmeyin çıldırmadım, doktorum nadiren bir kadeh içmekte hiçbir sakınca olmadığını söyledi.

Bu haftalık bu kadar, yeniden görüşmek dileğiyle…