Bildiğiniz gibi Can hala bizim yatak odamızda ama kendi karyolasında uyuyor. Apartmanımız 2 yatak odalı ve ikinci oda şu anda misafir odası olarak düzenlenmiş durumda. Biraz yer darlığından, biraz mecburiyetten, biraz da alışkanlıktan, Can için bir oda kurmaya henüz fırsat bulamadık. Geceleri hala kalkıp süt içtiği için böylesi daha pratik geliyor. Ancak bir aşamadan sonra odaları ayırmamız gerektiği açık. Can büyüdükçe bu ayrılmanın daha sancılı olacağını fark etmekle beraber, gerekli adımı bir türlü atamadık. Önümüzde birkaç seçenek var.
– Olduğun Yerde Kal: Amerika’da pek çok mobilya demonte olarak satılır. İnternetten sipariş ettiğimiz Can’ın karyolası da demonte olarak gelmişti. Karyolayı yatak odamızın içinde kurarken için ufak bir noktayı atlamışız. Kurulu hali kapıdan geçmiyor 🙂 Yani karyolayı başka bir odaya taşımak istersek, söküp-yeniden kurmak gerekecek. Tam bir baş ağrısı. Bu nedenle mevcut odayı Can’a bırakıp, bizim misafir odasına geçmemiz ilk seçeneğimiz. Misafir odasında da çift kişilik yatağımız olduğundan bizim için büyük bir değişiklik olmayacak.
– Sıkış-Tepiş Otur: Misafir odasını yeniden düzenleyip Can’ın ihtiyaçlarına uygun hale getirmek ikinci seçenek. Biraz sıkışık olsa da böyle bir düzenleme yapmak mümkün. Ancak kitaplıkları boşaltıp yeniden yerleştirmek ve yukarıda bahsettiğim gibi karyolayı söküp, yeniden monte etmek gerekli. Ooof of!
– Rahatla: Son seçenekse üç odalı bir eve çıkıp Can’a doğru düzgün bir oda kurmak. Aslında en ideali bu.
Durumlar işte böyle. Görülen o ki seçenekler arasında karar verene kadar mevcut düzene bir müddet daha devam edeceğiz.
Bu arada bebek odası dekorasyonu konusundaki araştırmalarım sürüyor. Piyasada o kadar güzel ürünler var ki, hangisini seçeceğine karar veremiyor insan. Önceliğimiz sağlık, güvenlik, tasarım ve elbette abartılı olmayan fiyat.
Amerika’da örneklerine çok sık rastlanan değişik temalı çocuk odaları çok hoşuma gidiyor. Denizci teması, sirk teması, her nevi hayvancıklı tema ve daha niceleri… Detaylar insana aklını kaçırtacak kadar güzel. Ancak bir mağazaya girip bir takımın tüm parçalarını satın almaktansa, temayı belirleyip, ona uygun parçaları değişik yerlerden tek-tek satın almak daha çok ilgimi çekiyor.
En sevdiğim temalardan biri de ağaçlar, çiçekler, manzaralar ve hayvanların ön plana çıktığı doğa teması. Doğal ahşap rengi ya da beyaz renkli mobilyalar bu temadaki pek çok dekorasyon fikrine uyuyor. Bu nedenle karyola, elbise dolabı, şifonyer gibi ana parçaları bu renklerden seçip, daha sonra aksesuarlarla odayı hareketlendirmek aklıma yatıyor. Aşağıda verdiğim dolap ve şifonyer örneklerindeki gibi, ana parçaların üzerinde kendiliğinden doğa motifleri olursa ne ala. Yine şifonyer ve dolaplar tamamen sade zeminli olarak seçilip, orijinal kulplarla ya da mobilyanın üzerine uygulanan etiketlerle renklendirilebilir. Şu anki karyolamız beyaz. Elbise dolabımızsa beyaz-mavi. Bu iki eşyadan memnun olduğum için bunları muhtemelen değiştirmem. Sadece kulp takmak, etiket uygulamak ve belki de boyamak gibi değişiklikler yaparım. Ancak aksesuarlar konusunda tutmayın beni 😛 Anlaşılan bana Amazon’ların, eBay’lerin yolu gözüktü. Aklımdakilerin ne olduğunu merak ediyorsanız, işte doğa temalı bebek odasından ilk örnekler… * ile işaretlediğim ürünler Türkiye’de satılıyor.
Bebek Karyolası
Nevresim Takımı*
Dolap *
Puf*
Şifonyer*
Duvar Süsü
Elbise Askısı
Lamba
o dolaptan kızımda var.henüz 2aylık olduğu için birşey anlamıyor ama biraz büyüyünce seveceğinden eminim.caploonba dan almıştık.çok kaliteli mobilyası.dolabın içide çok kullanışlı.büyüyen karyolasıda öyle.büyüdüğünde parçasını çıkarıp çalışma masası yapıyorsun.tavsiye ederi.
oda hazırlamak zor,kolay gelsin:)
Çok teşekkürler.
Selam,
Tanla hiç park yatak kullanmayı düşündünüz mü?
Nereden aklıma geldi? Bizim bezelye anneannesinde uyumuyor. Yazık… Kadıncağızın evi 4 odalı; biri benim eski odam ve içinde tuvalet-lavabosu bile var, diğeri evlenmiş ve caaanım güzellikte, bembeyaz döşenmiş olan kardeşimin odası, bir diğeri hala annemlerle kalan,yine odası leylak rengi olan diğer kardeşimin odası, hepsinde de karyolalaı yataklar felan filan ama bizimki pışpışlayıp yatırsam bile, en ufak ayıkmada kıyameti koparır gibi avaz avaz bağırıyor. Çok sevdiği ve alıştığı, evdeki karyolasını ve odasını her yere ışınlayamayacağımıza göre, ben de bir park yatak alayım diyorum.
Ama bizimki bu girişimimizi yutar mı, karyolası gibi olur mu, bilemiyorum.
Bir önerin var mı?
Hmmm… Anneannede kalışınız ne kadar uzun sürecek?
Aslında haftada bir iki gun sabah 7 aksam 4-5 kalıyoruz; aynı şehirdeyiz. Ama çözümü bulursam yatıya kalmayı da göze alırım. Bizimkinin kilosu da 6 ya yaklaştı aslında. Yani o park yatakların üst kısımları bir iş görmeyecek. ( geneli 6,5 kg ya kadar taşıyor)
Yabancılığı yatakta mı, odada mı, seslerde mi çekiyor bilmiyorum. Ama misafirlikte uykusunu uyuyabilmesini diliyorum.