Berrak ile bir süre önce BebekveBen aracılığıyla tanıştık. O dönemde eğitim nedeniyle Amerika’nın Ithaca kentinde yaşıyorlardı. Tuğra adında Can’dan 2 yaş büyük, çok tatlı bir oğlu olduğunu öğrendim. Ayrıca o da  benim gibi bir blog  tutuyordu. Bu nedenle benzer deneyimleri paylaşıyorduk. Sıcak ve samimi yaklaşımını çok sevdim. Berrak ve ailesi 2012 senesinde Türkiye’ye döndü. Ancak bağlantımız hiç kopmadı. Geçenlerde Berrak’a Twitter hesabımdan merhaba deyince harika bir haber aldım. Meğer yeni bir bebiş geliyormuş. Berrak hamilelik günlüğünü BebekveBen’de yayınlamayı kabul edince çok sevindim. Cuma günleri yayınladığım Mervin’in Hamilelik Günlüğü ile birlikte, bundan böyle her Salı günü Berrak’ın Hamilelik Günlüğü’nü vereceğim. Şimdi sözü Berrak’a bırakıyorum:

Hamilelikte İlk Üç Ay- Göbek mi Bebek mi?

Hamilelik günlüğümü 4. aydan itibaren yazmaya başladığım için, ilk üç ayı özet geçerek anlatmaya karar verdim. Zaten detaylı anlatsam, “Yemek yedim, birazcık midem bulandı, uykum geldi, uyumamak için direndim, akşam erkenden uyudum” şeklinde çok da değişik olmayan şeyler yazardım her hafta. Şaka bir yana, aslında bu dönem fizyolojik değişikliklerin yanı sıra duygusal değişimin de yoğun olarak hissedildiği bir dönem. Ben her ikisini de nasıl yaşadığımı biraz biraz anlatacağım.

Öncelikle ikinci hamileliğim olması dolayısıyla bir hayli tecrübeli, pirpiriksiz, bir o kadar heyecanlı ve hevesli olduğumu söyleyebilirim. Ana başlıklar altında ilk üç ayım şöyle geçti:

Hormonal Değişiklikler

Hamilelikle beraber tüm vücutta köklü değişiklikler olmakta, hormonlar bir inip bir çıkmakta. Dolayısı ile ilk üç ay bu değişikliklere uyum sağlama sürecinde yer yer sağanak yağışlar yaşamadım değil. Diğer taraftan şu düz kaslar yok mu, hani bağırsaklarda bulunan hormonların etkisiyle tembelleşen. İşte benimkiler bırakın tembelleşmeyi, bildiğiniz istifa ettiler. Onun dışında hormonların etkisi ile yaşanan mide bulantılarından pek çekmedim şükür ki. Gördüğüm yere kıvrılıp uyuma hissi ise üç ay pek peşimi bırakmadı. Ama yine de ilk hamileliğime göre daha iyiydim diyebilirim. Ya da iyi olmak zorundaydım, çünkü eve gittiğimde ilgi bekleyen beni özlemiş olan 4 yaşında bir oğlum vardı bu sefer. Son olarak, sebep hormonlar mı bilemiyorum ama hamileliğin etkisi ile migren atakları arttı. Genelde migreni çok ağrılı geçirmediğimden bu da çok önemli bir rahatsızlık oluşturmadı.

Fiziksel Değişiklikler

Hamileliğe görece olarak düşük bir kiloda başladığım için, pırtlayan göbeğimi çok uzun süre saklayamadım. 3. aya gelene kadar tüm kıyafetlerimi sorunsuz bir şekilde giyebilsem de, 3. aydan sonra bağırsaklarım, midem ve rahmimin cebelleşmesine daha fazla dayanamayan karnım çıkıverdi. Biraz da ikinci hamilelikte göbeğin daha erken çıkmasından sanırım, 3. aya geldiğimde “bebek mi göbek mi” sorularına muhatap olmak zorunda kaldım. Hele o göz ucuyla göbeğime bakıp, acaba sorsam diye içi içini yiyen insan profili yok mu 🙂 Üçüncü aydan sonra özellikle işe giydiğim pantolonlarda sorun yaşamaya başladım. Ara çözüm olarak aşağıda görmüş olduğunuz bel bantlarından kullandım. (ABD’de sipariş vermek için maternity belly band, Türkiye’de hamilelik bel bandı diye arama yapabilirsiniz) Böylece göbeğimden dolayı kapanmayan pantolonumu kamufle ettim. 4. aya girdiğim şu günlerde halen de kullanmaktayım.

Duygusal Değişiklikler

Rahat geçmesinin de etkisiyle ilk hamileliğimin doyasıya tadını çıkarmış olmama rağmen, bu sefer daha farklı hissediyorum. Sanırım ilkinde bir belirsizlik vardı, başıma neler geleceğini bilmiyordum. Şimdi biraz her şeyi öngörebilir olmamın etkisiyle  kendimi gülümserken buluyorum. 9 ay bir an önce geçsin de kucağıma alayım bebişi istiyorum mesela. Babalar kucağına alana kadar “babalık” programı yüklenmemiş oluyor ya, annelik bebek anne karnına düşer düşmez yükleniyor kadına. O yüzden belki babalar da ikinci çocuklarını beklerken daha bilinçli ve hevesli oluyorlar.

Bu duygu selinin yanı sıra, bu hamileliğimde pirpiriğe pek yer vermediğimi söyleyebilirim. Arada kullandığım makyaj malzemeleri bebeğime zarar veriyor mu diye google’a dadanmış, bu konuda araştırma yapmış olabilirim. (bkz hamilelikte makyaj) Onun dışında, ilk hamileliğimde korkumdan eşimin evlilik yıldönümü için yapmış olduğu Avrupa seyahati programını iptal ettirmiş, parasını bile yakmıştık. Bunda ise bırakın Avrupa’yı, ilk üç aylık dönemde okyanus aşırı seyahat ederek ABD’ye ve Meksika’ya gittim. Uçağın mide bulantılarını hafif artırmış olması haricinde herhangi bir problemim olmadı. İkinci çocuğun gelmesiyle böyle bir seyahati bir daha yapamayacak olmam motivasyonumu arttırmış olabilir.

Bir de ilk hamileliğime göre her konuda çok daha bilinçli davrandığımı fark ettim. İlk hamileliğimde gebelik şekerinin çıkmış olmasının da etkisiyle bu sefer beslenmeme azami dikkat gösteriyorum. Tatlıdan mümkün olduğunca uzak durmaya, yerine bolca meyve yemeğe ve süt içmeye gayret ediyorum. 4. ayıma gelmiş olduğum şu günlerde şimdilik 3 kilo aldım.

Bundan böyle, her hafta yaşadığım fiziksel ve duygusal değişimleri burada paylaşacağım.

Haftaya görüşmek üzere.